Subliminal Telkin Şeyh Şaban-ı Veli Rıfat Ilgaz

Yüce ALLAH'ın selamı ve bereketi üzerinize olsun kardeşlerim.

Bugün siz güzel kardeşlerime, zamanın evliyalarından Piri hz Şeyh Şaban-ı Veli'den ve Şaban ismini insanların zihinlerine aptal, salak, şapşal, cahil'miş gibi kazıyan roman yazarı ve yönetmen Rıfat Ilgaz bağlantısını anlatmaya çalışacağım.

Anlatımımı oldukça kısa tutmaya özen göstericem. Merak edenler Şeyh Şaban-ı Veli hz. hayatını, kerametlerini ve zamanının ne kadar büyük bir evliyası olduğunu araştırabilirler.

Daha önce bir tarihçiden dinlediğim Şeyh Şaban Veli Hz beni çok etkiledi. Zamanın evliyalarının hayatları her zaman beni başka alemlere götürmüştür. Bende daha önce medrese görmüş ve çok okuyup araştıran bir kardeşiniz olarak böyle şeylere oldukça fazla yöneliyorum.

Şeyh Şaban Veli hz Kastamonu Çukurçayı köyünde doğdu. Doğduğunda Babası yoktu. Annesi ise mübarek 3 yaşındayken dünyaya gözlerini yumdu. Şeyh Şaban Veli hz, 3 yaşında hem annesiz hemde babasız kalmıştı. Şeyh Şaban Veli hz,  hayırsever bir hanım tarafından evlat edinilerek okutuldu. Bu mübarek zatın külliyesi ve türbesi Kastamonu/Hisarardı kesiminde Gümüşlüce deresinin ağzındadır ve ziyaretçilerin çokça uğradığı bir yerdir.

Şeyh Şaban Veli hazretlerinin kerametleri, o büyük zekası Anadolu'da dillerden dile dolaşır. Kastamonu bu büyük evliyayı günümüzde dahi sıkça konuşmaya devam eder. Yaşamı boyunca insanlara ALLAH'ı anlatmış, iyiliği, yardımı ve ahlaklı olmayı ön planda tutmuştur.

Rıfat Ilgaz yazdığı ve yönettiği filmlerde, Şaban ismini anlamından çıkarıp basitleştirmiş, yıllar süren bilinçaltı telkin yöntemiyle bu ismi bir alay konusu haline getirmeyi başarmıştır. Rıfat Ilgaz, Şeyh Şaban Veli hazretleri gibi Kastamonu'ludur. Büyük evliyanın insanlar üzerindeki tesirini çok iyi bilmektedir.

Hatta bazı tarihçiler Rıfat Ilgaz'ın,  Şeyh Şaban Veli'nin türbesinin yakınında bulunan bir evde büyüdüğünü aktarmaktadır. 

Rıfat Ilgaz, sol kültürden gelmiş biri olan Afet Ilgaz ile evlilik yapmış, sonrasında hem görüş hem de hayat tarzı olarak ikili ayrılmıştı.

Rıfat Ilgaz, Sabahattin Ali, Aziz Nesin, ve Mustafa Mim Uykusuz ile birlikte 1946 yılında yayın hayatına başlayan ve cuma günleri çıkan haftalık mizah dergisinin yazarlığını yapmıştır. Yaşamında bir kaç ay ceza evinde kalmış, meslekten atılmış ve bir süre yazarlığı elinden alınmıştır. 

Dikkatimi çeken bir diğer konu ise, mübarek üç aylardan bir diğeri olan Ramazan'ın da, Rıfat Ilgaz'ın yazıp yönettiği Hababam sınıflarında Şaban karakteri yanında Ramazan karakteri ile konu edilmesi. Ramazan karakteri, Şaban'a göre farklı anlatılıp daha çok uyanık, sahtekar ve üç kağıtçı tiplemeleri ise akıllara kazınır. 

Anadolu'da yeni doğan bebeklere önceleri sevilerek verilen bu isim, Rıfat Ilgaz'ın çektiği bu filmler sonrasında kesintiye uğramış ve amacına ulaşmıştır. Benim çevremde camiden ve namaz kıldığını bildiğim sadece 2 kişi var bu isimde, onlarda 50 yaş üzeri insanlardır. Tahmin ediyorum sizlerin çevrelerinde de yeni doğan bebeklere Şaban ismi verilmiyordur.

Kemal Sunal’ın başrolü oynadığı Şabanoğlu Şaban, İnek Şaban, Şaban Askerde, Gurbetçi Şaban, Şabaniye, Şendul Şaban, Dokunmayın Şabanıma, Şaban Papucu Yarım gibi filmler çekildikçe bu güzel isim, insanların bilinçaltında anlamını kaybetti. Şaban isminde başlayan bu seri daha sonra bilinçaltı hızlandırması neticesinde yerini Gerzek Şaban, Avanak Apti, Salak Milyoner, Sakar Şakir, Sahte Kabadayı, Üç Kağıtçı, Hanzo, Salako ve Davaro'ya bırakmıştır.

Zira, Şaban kelime olarak patika manasına gelen ve faydalı bir yol anlamında kullanılan sî’b mastarından türeyen ve İslam literatüründe çok önemli bir mevkisi olan kelime. Şaban, üç aylar dediğimiz faziletli aylardan biridir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Google hesabınız yoksa yorumlama biçimi olarak lütfen "ANONİM" şıkkını işaretleyin ve YAYINLA butonuna basın.